Forex Nedir?



Forex Tam Olarak Nedir ?

İngilizce “Foreign Trade” kelimelerinin kısaltması olan FOREX, bir milletin para biriminin bir başka milletin para birimiyle takas edilmesine olanak sağlayan bir ortamdır. Döviz piyasasının dünyadaki en büyük mali piyasa olduğunu daha önce biliyor muydunuz? O kadar büyüktür ki günde 19 trilyondan fazla el değişimi yaşar ve 3 tane Amerika Hazine Bakanlığından daha da büyüktür. Diğer mali piyasaların aksine Forex'in bir döviz bürosu gibi belli bir yeri yoktur. Forex, dünya çapında bir para birimini diğerine dönüştürerek ticaret yapan bir bankalar, şirketler ve bireyler ağıdır. Fiziksel bir değiş tokuşun olmaması Forex'in 24 saat boyunca ana finans merkezlerinde bulunan bir bölgeden diğer bölgeye aktif olarak geçiş yaparak işlem yapmasını sağlar.

Geleneksel olarak, bireysel yatırımcıların döviz piyasasına tek erişim imkanları büyük miktardaki paraları ticari ve yatırım amaçlı olarak kullanan bankalardı. Özellikle 1971 yılında döviz kurlarının serbest dolaşımına izin verilmesinden sonra, zaman geçtikçe ticaret hacmi büyük ölçüde genişledi. Günümüzde ithalatçılar ve ihracatçılar, uluslar arası portföy yöneticileri, çok uluslu şirketler, borsacılar, günlük işlemciler, uzun vadeli hamiller ve yüksek riskli yatırım fonlarının hepsi mal ve hizmetlerin bedelini ödemek, mali aktiflerde işlem yapmak ya da dalgalanmaların diğer piyasalardaki etkisini kısıtlayarak döviz dalgalanması riskini azaltmak için Forex'i kullanmaktadır.

Forex Tarihi

Altın Dövizi ve Bretton Woods Anlaşması

1967 yılında bir Chicago bankası Milton Friedman adında bir üniversite profesörüne İngiliz para birimi pound ile kredi vermeyi reddetmiştir. Bu reddin nedeni Friedman'ın bu parayı dövizler arası alım satım için kullanacak olmasıdır. Pound'ın dolar karşısında çok fazla değer kazanacağını anlayan Freidman, pound satıp dolar aldıktan sonra poundun değer kazanmasını bekleyip parasını tekrar pound'a dönüştürecekti. Böylelikle hem hızlı bir kar elde edecek hem de bankaya olan kredi borcunu kapatacaktı. Bankanın krediyi reddetmesinin nedeni yirmi yıl önce imzalanan Bretton Woods anlaşmasından kaynaklanmaktadır. Bu anlaşmayla birlikte bir ons altının değeri 35 dolar olarak sabitlenerek ulusal para birimlerinin kuru dolara karşı sabitlenmiştir.

1944 yılında yürürlüğe giren Bretton Woods anlaşmasının amacı, paranın milletler arasındaki kaçışına engel olarak uluslar arası mali denge kurmak ve dünya kurları üzerindeki spekülasyonu kısıtlamaktı. Bu anlaşmadan önce uluslar arası ekonomik sistemi altın dövizi oluşturuyordu. Altın değiş tokuşunda para birimleri altının değerine göre desteklendiği için yeni bir istikrar evresine giriyordu. Kralların ve yöneticilerin eskiden keyiflerine göre paranın değerini düşürerek enflasyona sebep verdikleri bu eski yöntem Bretton Woods anlaşmasıyla son bulmuştur.

Bretton Woods anlaşmasının ön gördüğü sabit altın kurunda da bazı hatalar vardı. Ekonomi daha güçlü hale geldikçe parasını destekleyecek altın rezervi kalmayana kadar dışarıdan ağır bir şekilde ithalat yapacaktır. Netice itibariyle para arzı azalacak, faiz oranları yükselecek ve ekonomik aktivite bir hayli durgun olacaktır. Nihayetinde emtia fiyatları dibi vurunca diğer milletler buna büyük ilgi gösterecektir. Bu ilgi para arzı artana kadar piyasaya altın enjekte edecek, faiz oranlarını düşürecek ve piyasaya tekrar zenginlik getirecektir. Altın döviz kurunun sabit olduğu zamanlarda gerçekleşen bu tip olaylar I. Dünya Savaşının patlak vermesine kadar devam etti. I. Dünya Savaşı ticaret akımlarını ve altının serbest dolaşımını engelledi.

                                         

kilif merkezi banner